23 Ocak 2010 Cumartesi

Gold News Magazin - Selda Okutan


Hikayeyi sen yaz!
Moda ve trend gibi kavramların inovatif tasarımların ortaya çıkmasını engellediğini belirten mücevher tasarımcısı Selda Okutan, heykel ile mücevher arasında kalmış tasarımlara imza atıyor.

Resim gibi iki boyutlu sanatlardan ziyade çocukluğundan beri plastik sanatların her dalını seviyordu. Sadece bu neden ile resim bölümünde okumaktan vazgeçti. Üç boyutlu figürlere olan ilgisi, onu önce heykele, sonrada mücevhere yönlendirdi.

Heykelsi mücevherlerin tasarımcısı Selda Okutan, insan figürleri ile bezediği tasarımlarını ve tasarımcı olma öyküsünü Gold News'a anlattı.

Mücevher tasarımındaki tarzınızdan biraz bahseder misiniz?
Okulda geometrik formlar üzerinde çalışmalarım olmuştu. Kendimi en iyi ifade ettiğim figüratif çalışmalara geçişimde yine okulda gerçekleşti. Üç boyutlu, küçük ölçülerde, heykelsi yapılar... Heykelsi diyorum; çünkü heykel ile mücevher arasında kalmış tasarımlar yaptığımı düşünüyorum. İki boyutlu çalışmalarımda var; ancak tasarladığım ve yaptığım her şeyde hangi yönden bakılırsa bakılsın düzeni ve hikayeyi bozmayan bir devamlılık söz konusu. Bütüne baktığınızda bir hikayeye sahip olduğunu anlayabilirsiniz. Ya da kendinizce çıkarımlar yaparak üzerine benimkinden farklı bir hikaye yazabilirsiniz.

Bir tasarımcı olarak kendinizi nasıl yetiştiriyorsunuz?
Tasarımın her alanını zevkle izliyorum. Mücevhere takılıp kalmıyorum, bazen insan tıkanabiliyor, dolayısı ile o dönemde kendini yenileyebileceği, besleyebileceği farklı alanlar bulabiliyor olması önemli.

Tasarım yaparken nelerden esinlenirsiniz?
Doğal olan herşey aslında; ama özellikle insan doğası ve hallerinden etkileniyorum. Bu yüzden de tasarımlarımda insanları çıplak yani en doğal halleriyle kullanmayı tercih ederim. Böylece ifade daha ön planda oluyor.

En çok hangi madenlerle tasarım yapmaktan hoşlanıyorsunuz?
Ağırlıklı olarak gümüşü tercih ediyorum; ancak son koleksiyonumda altın ve gümüşü, değerli ve yarı-değerli taşlarla bir arada kullandım. Altın ve gümüş dışında en çok kullandığım malzeme ise seramik ve porselen.

Mücevher dünyasındaki trendleri takip ediyor musunuz?
Kesinlikle hayır, takip etmiyorum. Moda ve trend gibi kavramların tasarımda yaratıcılığa sekte vurduğunu, kısıtladığını, belirli şablonlara oturtmaya çalıştığını ve yeni tasarımlara olumsuz yansıdığını düşünüyorum.

En son hazırladığınız koleksiyondan bahseder misiniz?
Üniversite yıllarında başladığım Seramik Küreler koleksiyonunu tamamlamak üzereyim. Yaklaşık 6 yıldır üzerinde çalışıyorum. Şu anki haliyle bitmiş gibi görünse de her düzenlemede ekleyecek yeni parçalar buluyorum. Bu koleksiyonun ana teması olmamakla birlikte her bir küre kendi içinde farklı bir konuya sahiptir. Hepsinin ortak noktası ise küçük ölçülerde ve küre formunda olmasıdır. Bu yıl başladığım "Harem" ve "Arada Kalanlar" isimli koleksiyonları da bitirmek üzereyim.

Gelecek hedefleriniz nelerdir?
Hedefim: elimdeki koleksiyonları tamamlayıp uluslararası bir yarışmada ülkemi temsil etmek ve yurt dışında saygın bir galeride ürünlerimi sergilemek. Kendime has tarzımla uluslararası alanda söz sahibi olmak istiyorum.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Bu tasarım çizimler harika (. Bu çizimleri mimari çizim olarak düşünür iseniz çok güzel oturum alanları çıkacak tır eminim ( sizin gibi tasarım çi sanatçı insanlara Türkiye'nin ihtiyacı var 4 köş e çizim ruhsuz mimarilerden bıktık mimari çizler bekliyoruz